Yaz tatili için köye dönmüştüm. Köyde bahçe işleri ile uğraşıyordum. Bazen telefon’da Elif ile konuşuyorduk. Elif Urfalı idi… Babası kamyon şöförü idi. Onun için deniz kenarına gidip tatil yapamıyordu. Evde oturup televizyon izliyordu. Annesi evde olmadığında ise benimle dertleşiyordu. Ağustos ayı geldi. Bizim köyün zenginlerinden Ali’nin sınav sonucu açıklandı.
Dicle Tıp Fakultesi kazanmıştı. Annesi Hatice Teyze köyümüzdeki tüm kadınlar gibi kapalıydı. Zamanında köyün en güzel kızıymış. Gerçi hala çok güzel. Ali’nin Babası ile evlendiğinde 16 yaşındaymış. Şu anda 35 yaşında ama en fazla 27-28 yaşında gösterir. Çok düzgün bir vücudu, incecik beli, iri göğüsleri ve fazla büyük olmayan kalçası vardı. Gördüğüm en iri göğüslere sahipti. Bize her misafirliğe geldiklerinde yarrağımı zapt etmekte güçlük çekerdim. Tuvalete gidip mastürbasyon yapardım. Ali tek çocuktu. Halil Amca (Babası) ve Hatice Teyze onu el üstünde tutardı.
Halil Amca, Ali’yi de alıp bize geldi. Tebrik ettik. Her konuda yardım edebileceğimi söyledim. Babası Ali’nin benim yanımda kalmasını istedi. Ben kem küm ederken; babam “Çok iyi olur, birbirlerine yoldaş olurlar.” dedi.
Bir hafta geçmiş, kayıtlar başlamıştı. Ali ve Babası ile Diyarbakır’a gittik. Ali’nin kayıdını yaptık. Benim eve geldik. Halil Amca Evi hiç beğenmedi. Küçüktü, kasetçinin üzeriydi, gürültülüydü. Ders çalışmaya hiç elverişli değildi. Nispeten daha sakin bir semt olan Çamlıca’da ev tutmaya karar verdik. 2+1 bir daire bulduk. Çok güzel bir daireydi. Çok lükstü. Kira çok pahalıydı. “Ben burada kalamam. Çok pahalı…” dedim. Önemli değil, kirayı ben karşılarım. Sen yeter ki Halil ile kal. Halil sana emanet.” dedi. Gece benim evde yattık. Ertesi gün karyola, yemek masası ve bilgisayar aldık. “Okul açıldığında telefon ve internet bağlatırsınız.” dedi Halil Amca… Eşyaları yeni eve yerleştirdikten sonra Karaman’a döndük.
Hatice Teyze “2-3 ay ben onlarla kalayım, oğlum alışana kadar…” dedi. İçimden “Şimdi hapı yuttuk. Hayatta eve kız atamam artık.” dedim. Zaten yaz tatilinde yarrağım amcık yüzü görmemişti, elim mastürbasyon yapmaktan nasır tutmuştu. Okul açılacak 2-3 ay daha amcık yüzü göremeyecektim.
Okullar açılmış, Diyarbakır’a gitmiştik. Eve gittik. İlk gün dışarıdan yemek söyledik. Ali ve ben odalarmızda Hatice Teyze ise Salon’da yattı. Sabah Hatice Teyze’nin sesi ile uyandım. “Hadi kalkın kahvaltı hazır diye seslendi antreden… Yataktan kalktım, odadan çıkınca Hatice Teyze’yi gördüm. Başı açıktı ve üzerinde çiçekli pembe bir pijama vardı. İlk defa Hatice Teyze’yi başı açık görüyordum. Sarışın olduğunu ilk o zaman öğrendim. Pijama içinde iri göğüsleri daha fazla dikkat çekiyordu. Yarrağım kalkmış pijamamı zorluyordu. Şaşkın birşekilde yarrağıma baktı ve mutfağa doğru gitti. Ben de lavaboda elimi yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa gittim. Muhteşem bir kahvaltı sofrası vardı. Sucuklu yumurta, domates, salatalık, bal reçel, patates kızartması, peynir… İlk defa böyle geniş bir kahvaltı görmüştüm. Sabah kapıcıya sipariş vermiş malzemeleri… Karnımızı doyurduk. Üzerimizi giyinip çarşıya çıktık. 100 m ileride Migros vardı. Migros’tan temizlik malzemeleri aldık. Eve döndük ve temizlik yapacaktık. Ali “Anne sinemada güzel bir film var. Ben onu izlesem olur mu?” dedi. Hatice Teyze “Tamam git, biz hallederiz temizliği…” dedi. Ali gitti. Ben üzerimi değişmek için odama, Hatice Teyze de Ali’nin odasına girdi. Kilot ve atlet giymeden penye şort ve tşört giymiştim. Odadan çıktığımda şok olmuştum. Hatice Teyze de şort ve kısa kollu tişört giymişti. Çok seksi görünüyordu. Bembeyaz ve pürüzsüz bacaklara sahipti. Görüntü yine yarrağımı kaldırmaya yetti. Penye şort giydiğim için yarrağım tüm hatları ile belli oluyordu. Gözlerini yarrağıma dikti ve “Oha o ne öyle?” dedi. Azgınlığın verdiği cesaretle donumu indirdim ve “Yarrak, hiç görmedin mi?” dedim. “Çek şu şortunu…” diye azarladı. Korkumdan hemen çektim. “Sen azdın galiba… Hiç sevgilin yok mu?” dedi. “Var ama sen varken onunla sikişemem.” dedim. “Haklısın. Dışarıda da yol bilmem, iz bilmem… Sikilmene izin vermezsem de sen bu azgınlıkla beni sikersin” dedi. Onu bir gün sikeceğimi anlamıştım ama o bugün değildi. “Ali derse gittiğinde ben sevgilimi getiririm. Sen de Ali’nin odasına geçersin.” dedim. “Olur.” dedi. O gün temizliğimizi yaptık.
Bir hafta sonra okullar açıldı. Rojda’nın okulu bizim eve yakındı. Rojda’nın okulun önüne geldim. Rojda beni kapıda görünce koşa koşa geldi. Üzerinde okul kıyafetleri vardı. Görmeyeli göğüsleri ve kalçaları biraz daha irileşmişti. Onu bizim eve götürdüm. Eve girdiğimizde “Yeni evin hayırlı olsun. Güzelmiş.” dedi. Onu salona aldım. Salonda soymaya başladım. “Çok seksisin, çok güzelsin…” dedim. “Senin o iri yarrağını çok özledim.” dedi. Ben de soyundum. Çırılçıplak oldum. “Senin yarrağın daha da büyümüş.” dedi. Salondaki vitrinin çekmecesinde mesura vardı. Onunla ölçtüm. 22cm olmuştu. “22cm olmuş. 2cm uzamış.” dedim yüksek sesle…
Rojda’yı odama götürdüm. Yatağıma yatırdım. Ali’nin odası ile yan yana idi. Hatice Teyze’nin duymasını istiyordum. Amcığını yalamaya başladım. Rojda yüksek sesle inliyordu. 15 dakika yaladım ve boşaldı. Yarrağımı amcığına dayadım. Amcığı uzun zamandır sikilmediği için daralmıştı. Yarrağım girerken çok zorlanıyordu. Rojda çığlığı bastı. Yarrağımı gitgellerle zorladım. Yarrağın tamamını sokmam 10 dakikamı aldı. Köküne kadar soktuktan sonra 10 dakika kadar gitgel yaptım ve boşaldım.
Sıra götüne gelmişti. Götünü tükürükledikten sonra parmağımla alıştırdım. 2 parmağımla bir süre gitgel yaptıktan sonra yarrağımı dayadım. Hafif ittirdim. Çığlığı bastı. Ucu girmişti. Zorlaya zorlaya giriyordum. Çığlıklarına aldırmıyordum. Sonunda köküne kadar girmiştim. Acı ve zevkle karışık çığlıklar atmaya başladı. Bir süre gitgel yaptıktan sonra boşaldım.
İkimiz de duşa girip yıkandık. Rojda’yı giydirip gönderdim.